18 Haziran 2012 Pazartesi

İlk Randevu


Yaaaa…. Şu ilk randevu ne fena birşey yaaa…. Bildiğin gıcık... Neden miii?



1-Eski manitadan ayrıldıktan sonra yeteri kadar vakit geçmediyse, karşındaki adamda ister istemez onu arıyorsun

2-Eski manitadan ayrıldıktan sonra yeterinden fazla vakit geçtiyse, karşındaki adama nasıl davranacagını şaşırıyorsun, nasıl flört ediliyordu acaba???

3-Eskiden tanıdığın biriyse, mevzuya nasıl girsek, niyeti nasıl ortaya koysak, olayın rengi nasıl çıkar ki oluyor

4-Yeni tanıştığın biriyse, yeni tanıyosun zattteeeennnnn.... keşfetmeye çalışmaktan yoruluyorsun

 Hadiiii.... diyelim sence keyifli, ortalama üstü bir ilk buluşma gerçekleşti... Espriler, şakalar... kesik kesik olmayan sohbet...uzun cümleler ve ihtimal bolca alkol...bundan sonra başlıyor esas biz kadın kısmısı için sinir stres!

Ulan adam arasa dert, aramasa dert... Arasa ne zaman arayacak, aramazsa niye aramadı...Arayıp kısa konuşsa, niye yalandan aradı... çok işim var ama görüşelim haftaya dese, yalandan diyor buluşma günü hasta olsa, işi çıksa kesiiiinnn yalan söylüyor... Of yemin ederim ben yazarken yoruldum

Aramasa zaten… tümden terelelli ( ki ben bu kısımda takılıyorum genelde J ) Ulan ne güzel takılmıştık,
gözünü mü korkuttum adamın… çok mu arkadaşça yaklaştım, yoksa çok mu baydım!!! Yokkksaaaaaa…
İki arada bir derede, benden başka birini mi yaptı… Daha iyi bir alternatifi mi çıktı!!! Ve evet, bence en fenasıbu galiba... Kaş ve göz arasındaki o ince çizgide senden başka ( ve tabii ki senden daha kötü J ) birini bulup rotayı oraya kaydırması... Gel de karalar bağlama, gel de aşık olmasan da adamın ardından hırsla ağlama...

Ve yine evet!!!! Bu süreç biraz sıkça yaşanıyorsa, 1 bilemedin 2, maximum 3 görüşmede bi hoşaf çıkmıyorsa veee, sen bu denemecikleri yaparken, oltayı sallama aşamasındayken aynı zamanlarda olta salladığın diğer arkadaşlarınçoktaaaannnn gelinlik konusundaki kararsızlıklarından muzdarip ve mutsuzlarsa... bir türlü istediklerini bulamıyorlarsa

Al sana Hattori Hanzo kılıcı J

14 Haziran 2012 Perşembe

Tatil de Sıkıntı olduğunda KORK!



Her insan gibi bende tatil için yaşayan biriyim… Haaa… belki bir Yay burcu insanı olarak belkiii biraz daha gelişmiş bir tatil arzusuna sahip olabilirim J Hiç ısınmayacak gibi duran havalar da iyileşti ya, yağmurlukları üstümüzden de çıkardık ya… Tamammm…. Bikinilere geçebiliriz! J

Eeee… Bikiniye geçicez de öncesinde bir tatil planlamak lazım di mi??? Her uçak şirketinin promosyonları zaten mailime düşüyor ve ben anında, destinasyona uygun arkadaş kitlesi ile kontağa geçiyorum amma ve lakin bu sefer tıkandım! Sıçtım!!!

Ofisimizdeki tümmmm evli/sevgilili insanlar yazı bir bir kendi aralarında parsellerken…O izin listesine bir bir isimlerini yazdırırken bendeniz Biricik kaldım mı Bir başıma…

E biliyordum zaten bu işlerin giderek zorlaşacağını, yaşıyordum da zaten zaman içerisinde… Formül basit!

Gittiğin düğün sayısının artması =tatil arkadaşlarının birer birer azalması! 
çocuk doğuranların başlaması = değil tatil arkadaşının azalması bildiğin arkadaş kaybı... 

Hayır bu kızları birer birer evlendiriyoruz da nooluyo... hepsinin kocaları yanlarında bir güruh erkekle geliyorlar ama birrrr tane adam çıkmıyor aralarından... Bir tane taze damat da, taze gelinin kankasına yaranayım diye bir güzellik yapmıyor!!! Neyseee....

Şöyle de bi durum var ki... An itibari ile bohem bi insan da değilim ki... yüreğimin götürdüğü yere gidip sahilde kitabımı okuyarak, akşamları tek başıma yemeğimi yiyip uyuyayım ve bundan büyük mutluluk duyayım ( ayyy, yazması bile kötü) !!! Zaten iş yüzünden dolu olan kafam RESET lenmezse noolur pekiii... Hoşgeldin Ajda Pekkan, Hoşgeldin Uzaylı Zekiye, Hoşgeldin erken menapoz J J J


Neyse bakalım... Yaz başı itibari ile içerisinde 6 tane J bulunan bir yazı yazabilen ben, bakalım yaz sonunda ne konseptle yazıyor olucam. Bakalım o zaman da bu espriler, şakalar çıkacak mı benden!!! Sıkıntı!!!

* Ulan adam, her kimsen eğer! Seni bi bulursam önce ağzına sıçıcam niye bu kadar geç kaldın diye!!!